Yüz güzelliği algısı etnik kökene göre farklılık gösterebilmektedir. Yine de her coğrafyada dengeli, simetrik, uyumlu özelliklere sahip oval ve genç bir yüz çekici olarak algılanır. Yüz ifade kasları vücudun diğer kas kısımlarından farklılık gösterir. Vücudumuzdaki diğer büyük kaslara göre cilde daha yumuşak bağlantılara sahiptirler. Kasılma sırasında yüzeydeki cilt alttaki kaslarla koordineli olarak hareket ederler. Bu nedenle zamanla kaslara dik dinamik kırışıklıklar gelişir. Ciltteki bu çizgilenmeler artıp derinleştikçe kızgın, üzgün veya yaşlanmış bir yüz ifadesi oluşur. Bu noktada botulinum nörotoksini (botox, dysport) kırışıklıkları giderip ve hatta kaldırma etkisi sağlayarak bu izlenimi önemli ölçüde yumuşatabilir.

Botulinum toksini bir bakteri olan Clostridium botulinum tarafından üretilen güçlü bir nörotoksindir. Uygulandığında kaslarda geçici felç etkisi oluşturur. Kozmetik uygulamalarda etkisi genellikle 2-3 gün sonra başlar, 7-14 günde tam oturur ve 2-6 ay kadar devam eder. Oluşturduğu memnuniyet ve geri döndürülebilir özellikleri botulinum toksin uygulamalarını dünyada en çok uygulanan estetik işlem haline getirmiştir.

Botulinum toksini hareketli yüz ifadesi sırasında oluşan dinamik kırışıklıkları azaltmakta çok etkilidir. İstirahat halinde, yüz kasları hareketsizken gözlenen statik kırışıklıkları geriletme de ise etkisi sınırlıdır. Belirli kasların aşırı kasılması diş eti gülümsemesi, asimetrik gülümseme, çökük ağız köşeleri, kaş düşüklüğü, geniş burun delikleri, düşük burun uçları, masseter ve temporal kaslarda kalınlaşma gibi durumlara neden olabilir. Bu görünümlere katkı sağlayan ilgili kaslar hedeflenerek uygulanan botulinum toksini ile bu durumlarda da memnun edici estetik sonuçlar elde edebilir. Ayrıca terlemeyi azaltıcı etkisi nedeniyle koltuk altı ve el ayak terlemesinin azaltılması amacıyla da kullanılabilmektedir.

Enjeksiyon noktaları kültür, etnik köken ve cinsiyete göre biraz farklılık gösterir. Genel olarak erkeklerin daha fazla miktarda botulinum toksin dozuna ihtiyacı vardır. Çünkü erkekler daha kalın bir cilde, daha fazla yüz hareketine ve daha büyük ve daha güçlü kaslara sahip olma eğilimindedirler.

botulinum-toksin-botox-dysport-tedavisinin-onerilmedigi-durumlar

botulinum-toksin-botox-dysport-tedavisinin-kozmetik-kullanim-amaclari

Botulinum Toksin (Botox, Dysport) Tedavisinin Önerilmediği Durumlar:

  • Nörolojik bazı hastalıklar (miyastenia gravis ve Lambert-Eaton sendromu, ALS gibi)
  • Hamilelik ve emzirme
  • Uygulama alanında aktif deri hastalığı veya enfeksiyon
  • Aktif içeriğe veya katkı maddelerine karşı allerji
  • Kanamaya eğilime neden olabilecek koagülopati durumları
  • Kullanılan bazı ilaçlar (aminoglikozit antibiyotikler, kinidin, kalsiyum kanal blokeri, magnezyum sülfat, süksilkolin ve polimiksin gibi)

Botulinum Toksin (Botox, Dysport) Tedavisinin Kozmetik Kullanım amaçları:

  • Alın bölgesindeki kırışıklıklar
  • Kaş arasındaki çatık kaş ve sinirli görünüme neden olan kaş çatma çizgileri
  • Göz çevresindeki ince çizgiler ve kırışıklıklar (kaz ayağı çizgileri)
  • Kaşlarda şekil ve pozisyon ayarlama (Kaş kaldırma)
  • Burun kökünde yer alan yatay çizgiler (tavşan çizgileri)
  • Burun ucunun kaldırılması
  • Gülerken üst diş ve diş etinin çok belirgin görülmesi (dişeti gülüşü)
  • Alt ve üst dudakta dikey çizgiler (sigara içme çizgileri) ve kırışıklıklar
  • Dudak köşelerinin yukarı kaldırılması
  • Burundan ağız kenarına ve dudaktan çeneye doğru inen çizgiler
  • Çenede kaldırım taşı görüntüsü
  • Boyun bölgesinde bantlar ve kırışıklıklar
  • Dekolte bölgesi kırışıklıkları
  • Diş gıcırdatma (masseter botoksu)
  • Terleme tedavisi (koltuk altı, el ayası, ayak tabanı)

Sosyal Medyada Paylaş:

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Kozmetik Amaçlı PRP Uygulamaları

Derimiz dış ortamla aramızda bir bariyer oluşturan oldukça özellikli bir organdır. Deride herhangi bir nedenle bir hasarlanma oluşursa doğal bir onarılma süreci başlar. Bu onarılma sürecinde kanımızda bulunan trombositlerden salınan büyüme faktörleri anahtar bir öneme sahiptir....

Dolgu Uygulamaları

Son yıllarda en çok yapılan kozmetik uygulamalardan olan dolgu uygulamaları ile istenmeyen kırışıklıkların görünümü azaltılmakta, yüz hacimlendirilebilmekte ve doku yenilenebilmektedir. Dolgular kalıcı (emilemeyen), yarı kalıcı (geç emilimli) ve geçici (emilebilir) özellikte olabilmektedir. Kalıcı dolgular geri dönüşsüz olduğu için günümüzde çok tercih edilmemektedir.  ...

Ne Aramıştınız?